Eylül 23, 2009

Dertli tasalı bilogcan

5 yorum....
Kendimi duvar gibi hissetmeye başladım son zamanlarda..

Sanki insanı hiç bi yanım yok böle koskocaman bi ağlama duvarıyım herkes yanıma oturup ağlanmaya başlıyo..

Yeter artık ya darlandım bunaldım kusucam bu durumdan...

Tamam dünyada sorunsuz insan yok ama beni bulanların neden hepsi inanılmaz derecede sorunlu olmak zorunda ki???Zaten kendi problemlerim bana yetiyo,niye ben kendime teselli verecek olma enerjimi başkaları için harcıyım ki???

Hayır anlatmaya kalksam herkesi hüngür şüpür ağlatıcak bi ton şey yaşadım,bana gelip elime diken battı diye ağlananlar var yaaa..

Yeter kardeşim yeter...

Ben insanları sıkmıyım kan kusup kızılcık şerbeti içtim diyim, herkese güleryüzlü olmaya çalışıyım sen gel o benim gülen yüzümün içine et kendi sıkıntılarınla..Olcak iş mi yaaa..

Ay anlattım rahatladım....

:) Bilog yaaaa bende senin keyfini kaçırdım bi günlük idare ediver...

Eylül 09, 2009

Kara gün...

3 yorum....
Bugün ekranlara yansıyan görüntü çok korkunçtu...

Sel oldu,insanlar öldü,şehit haberleri vardı...

Kara bi gündü..

Herşeyin bu kadar kötü olmasıyla ilgili bi sürü gerekçe sunulabilir..

Belediyelerden tutunda sel madurlarına kadar herkesin bi parça malesefki suçu var bu durumda....

Kayıplara çok üzüldüm görüntülere kahroldum ama içimi acıtan bişey daha vardı....

Sel evleri harap etti,fabrikaları,dükkanları,araçları o civardaki herşeyi aldı götürdü...

Bununla birlikte bir çoklarının insanlığıda sele kapılıp gitmiş onuda gördük...

O kadar mı fakirleşmişiz,o kadar mı aç gözlü olmuşuz biz???

Mübarek ramazan günü müslümanlığa değil insanlığa sığmaz bu durum...

Zarara uğrayanlara yardım edebilme şansın varken ortalığa dökülen yemek takımlarını,kumaş toplarını evlerine götürmek hangi insanlığa sığar????

Günah değil mi bu???

Deprem zamanı enkazda kalanların bileziklerini alanlardan ne farkı var ki bunun???

Orda insanlar can derdine düşmüşken sen o malın derdine düşmüşsün...

Bugünkü ayıbımızda bu oldu...

Bide canını tehlikeye atıp insanları kurtarmaya çalışanlar vardı ki sanırım onlar insanlıkarını selle kaybetmemiş olanlardı...

Garipti bugün...

Allah herkesin yardımcısı olsun....

Eylül 07, 2009

Foto Şipşak:)

2 yorum....
Dişi Ara Güler olma yolunda ilk adımımı geçtiğimiz c.tesi günü atmış bulunmaktayım....
Eveett tahmin ediceğiniz üzere fotoğrafçılık kursuna yazıldım...
Yanlız şöyle ufak bi problemimiz var ki o biraz sorun yaratabilir..
O da şu ki benim fotoğraf makinam yoookkk:)

Araştırdım birazda ciddi anlamda pahalı yaa..
Bi şekilde halledicem sanırım ama birazcık zorlıcak beni..
Ama bu beni yıldırır mı aslaaaaaa...
Yıllar sonra FIAP'ta ödülümü alırken bu anı hatırlayıp gözlerim dolucak eminim....

Bilmeyenler için şöle anlatıyım..
Şimdi benim ders aldığım dernekte dahil olmak üzere dernekler genelde TFSF'ye(türkiye fotoğraf sanatı federasyonu) bağlı... Biz buna TFF(türkiye futbol federasyonu) dersek,

Bu FIAP'ta FIFA'yla eşdeğer oluyo...

İlk dersten anca bunları öğrendim:) İlerleyen günlerde yeni bilgilerle karşınızda oluciimm..:)

Aslında kızıyorum kendime çok uzun zamandır düşündüğüm bişeydi ve ben bi türlü gerçekleşmesi için çaba sarfetmedim..
Ya resmen 1 sene boyunca yan gelip yattım yaa yazıklar olsun yaaa...


Keyifli geçen ilk kurs günümün ardından çok daha keyifli bi organizasyonun içinde buldum kendimi...
özlem ve 3 arkadaşı kamp arkadaşlarıyla buluşmak,birlikte iftar yapmak için İstanbuldan Bursaya gelmişti...
Bi anda bende dahil oldum aralarına...
Güzel oldu..
Hatta süper oldu..
Her sene binbir aksilik çıktığı için bi türlü katılamadım ama bu yaz inşallah onlarla birlikte olmayı çoook ama çoooookk istiyorum....
Bu kızın sosyalliği,neşesi,fotoğraf merakı:),gülümsemesi hiç ama hiç eksilmesin yüzünden inşallah.....

Ağustos 31, 2009

huysuz blogger

11 yorum....
*Millet bi boncuktan sanat eseri yaratıyo,eski kolyeden şamdan,eski elbiselerden yastık yorgan yapıyo..Hatta abartıp yumurta kutusundan elbise yapanları bile gördüm...

Ben bi rakı şişesinde balık olmayı biliyorum ordan da ramazan münasebetiyle çıkmış bulunmaktayım:)

Elimden bi iş gelmesini geçtim,daha elde avuçtaki incik boncuğu bozuyorum yaa:(
Bide terazi burcuyum ben yaa:(

*Ay madem konuya diğer bloggerlarla başladık bana garip gelen bi mevzuyu daha dile getirmek istedim..
Şimdi bi takım bayanlar moda blogu,stil blogu yapıyolar ki benimde okurken zevk aldığım kişiler var..
Bide bunların arasında baaaaaaaak bugün ben bunu giydim nasssııı olmuşşşşşşşş diyen tayfa var ya,onlar beni öldürüyo yaaaaaa......
Hani özel bi gün olur,düğün olur dernek olur fikir vermek açısından koy resmini..
Ya bakkala giderken ne giydiğinden bize neeeeeeeee??????

Bide bunların arasında ünlüler benle pişti olducular ki onlar ciddi anlamda komik..
Haaaa hep onu düşünüyolar zaten...
Bloguna bakıp ..... bugün ne giymiş gidiyim koşıyım aynısını alıyım diyolar:)
Modaya karşı değilim ki aksine stil sahibi insanları severim ama yani sen tutupta bugün bunu giydim,
ayakkabım x,gömleğim y,donum z diye her giydiğini yazarsan ayyyy darlanırım ben...

Aaaa tabi kardeşim beğenmiyosan tıklamazsın görmezsin tarzı şeylerde sölenebilir ki evet mantıklı..Ama mantar gibi türüyosunuz ben napıyım..Her kime elimi atsam bi gün kendini Stil İkonu ilan ediyo...

Ayy içimi döktüm rahatladım:),

Ağustos 29, 2009

kültür mantarı...

1 yorum....
Ben ömrü hayatımda edebiyata uzaktan yakından sempatisi olan bi insan olmadım malesef ki..

Edebiyatla tek alakam erkek arkadaşımın edebiyatçı olmasıydı ki kendiside zaten 7 yılda fakülteyi bitiremeden aramızdan ayrıldı..
4 yıllık ilişkimiz boyunca ortaya çıkardığını gördüğüm tek edebi eser gs marşlarıydı ki bunlarda özgün değil uyarlama eserlerdi...

Neyse gelelim benim edebiyattan bahsetme mevzuuma..

Edebiyat aslında sevilebilir bi hadiseymiş..

İskender Pala'nın KATRE-İ MATEM'ini sırf cildi güzel diye aldığımı itiraf etmekle başlıyayım önce..Edebiyatı sevmem ama oldum olası saray hayatı beni kendine çeker...





Ahh ahh cariye olcak hatundum da yanlış zamanda doğdum...

Ne hürrem ne kösem başederdi benle...





Neyse...

Kitabı okudukça edebiyatı sevesim geldi,içinde boğulasım o satırların dizelerin arasında kaybolasım geldi (abartmıyım o kadar değil ama sevdim kendisini)

Sonrasında da gidiyim diğer kitabınıda okuyım bakiim konuyu mu sevdim edebiyatımı dedim ve BABİLDE ÖLÜM İSTANBULDA AŞK'ı okumaya koyuldum...

Ve anladım ki elimde diğer kitabı görenlerin eğer bunu sevdiysen git mutlaka Babil'i oku demelerinin bi nedeni vardı...

Şu kadarını söliyim eğer bu adam benim edebiyat hocam olsaydı ben kesin kendime bulduğum bi mahlasla kendimi edebiyat dünyasına verirdim...Yada kesin aşık olurdum:D

Ben ki çocukluğunda güzel sözler biriktirmiş büyüyüncede hepsiyle dalga geçmiş puhahahaha ameleye bak neler bulmuşum ben tarzı bi insan olarak bu hale geldim ya romantikler ne düşünür bilemem..

Kitabı okurken aşık olasınız geliyo...Öle bi işlemiş ki aşkı birileri çıkıp duruuuunnnnnnnn asıl mecnun benim,hayır benim,hayır benim derken sizinde hayır benim diyesiniz geliyo..
Tam Leyladan geçme faslı aslında..

Bide hikayenin geçtiği dönemi çok güzel işlemiş....Tarihle edebiyatı harmanlamış alın size kitap demiş...İyikide demiş...

Bide itiraf etmem gerekiyo ben İskender Pala ismini duyunca böle yaşını başını almış,saçı açılmış,göbek yapmış bi amcam sanıyodum...Ahanda amcam bu....

















Kitapta en çok can damarıma basanda şu oldu ki hala etkisinden çıkamadım....

Bir mum gibiyim başımda sevda ateşi,gözlerimde yaş,bedenim durmadan eriyor,can ipliğim durmadan yanıyor. gözyaşlarım içinde boğulmaya ramak kaldı..

Ağustos 26, 2009

Son dakika.....

3 yorum....
Ergenekonun örgüt şemasına nihayet ulaşılmış....





Çok uzun zamandır bu kadar gülmemiştim...
Cedric bile var ekipte..
Aman yarabbiii...
Yıllardır kandırılmışız meğersem...

Ağustos 25, 2009

İftar....

0 yorum....
Ayyyy bu iftarlar bana yaramadı...

Ayyyhhhhhh ölüyoruuuuuuummmmm....

Sanırım karnım ramazan davulu gibi patlıyacak...

Güya yediklerime dikkat ediyorum ama yine şişiyo ben anlamadım bu işi yaaaaaaaa..........

Acilen açık havaya çıkıp hoplayıp zıplayıp içimden atmak istiyorum....

Ağustos 24, 2009

!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!

0 yorum....
Eğer bi gün bi mucize olurda bi günlüğüne beni başa getirirlerse..
23 nisanı kaçırdım..
19 mayısıda kaçırdım sayılır :(
Yaşlılar günü olur,anneler günü olur bişee olurda o koltuğa oturursam...
Ama sadece 1 gün sadece 1 güncük...
İşte o gün ilk yapıcağım şey o karşı adada yatan SAYIN!!!!!!!! şahsiyeti kendi ellerimde boğazlamak olur...

Ben bu açılımdan hiç bişey anlamadım....O kadar izledim,okudum,araştırdım bi türlü kafam basmadı...

Ama zaten bi milletvekili çıkıp pekeke(öle diyo) ve o herife sayın diyebiliyosa ve bu bütün kanallarda yayınlanabiliyosa biz zaten yeterince açılmışız yaa...

Fazla derinlere gitmeyelim boğuluruz.....

yeni post,yeni post,yeni post,yeni post bizlere kutlu olsun:)

3 yorum....
Bendeniz normal bir insan evladı olmadığımı anlamış bulunmaktayım...

Zaten biliyodum ama artık kabullenma safhasını yaşamalıydım...

Vucuduma zarar vericek herbişeyi hemen hemen yaptım..
Gerek içten gerek dıştan beni var eden bütün organlarımı dahili ve harici bedhahlara teslim ettim..

En basiti;
terli terli soğuk su içtim,
ıslak saçlarımı rüzgarda savurdum,
Kanımda alyuvarlarımdan çok alkol barındırdığım dönemler oldu,
sigara içmeyi denedim beceremedim:)
solaryuma girdim,
inanılmaz sıkı dietler yapıp metobolizmamın içine ettim,
yüzüme abuk subuk ucuz makyaj malzemeleri sürdüm,
makyajımı temizlediğim geceler temizlemediklerimden çok oldu,
sivilcelerimi deştim,
gecelerce bilgisayar karşısında sabahladım bütün ışınları çektim bünyeme,

daha bunun gibi milyonlarca şey yaptım...
Yapmaya da devam ediyorum..

Ama hala kriterim var....
Vücuduma ilaç sokmamak konusunda elimden gelen çirkefliği yapıyorum..
O kimyasalların bana zarar vermesine izin veremezmişim...
Ağrı kesici içebilmem için ağrıdan yerlerde sürünmem ağlayıp zırlamam gerekiyo..

Giren girmiş zaten bünyeye içe şte otur aşağıya di mi...
Olmaazzzzz illa o ağrı beni süründürcek...

Doktora gitmeyide sevmem ben o apayrı zaten..
Ama onda benim kabahatim yok..
Ben bu sabah yataktan kalktığımda sadece başımda ve boğazımda ağrı vardı...
Oysa şimdi sinüzitle faranjit karışımı bişey olduğumu öğrendim..
Üstelik burnumun sol tarafında da kemik varmış..
Ben onu bilmeden mutlu mesut yaşıyodum işte,
şimdi elim sürekli orda "annnnneeeee ama çok ağrıyooooooooooooooooo" modunda bi çocuk edasıyla geziyorum evde...

Ne talihsiz başım varmış herif 4 ayrı hapı dayadı reçeteye...
Antibiyotiği içtim ve kanıma karıştığını hissediyorum...
İçimi korku kapladı...
Sanki o sinüzitimi iyileştirirken aynı zamanda böbreğimi bozucak,dalağımı deşicekmiş gibi hissediyorum...
Hasta psikolojisi zormuş vesselam..
Bide o verdiği burun spreyini o doktorun gözüne sıkmak istiyorum...
Çok canımı yaktı yaaa:(

Neyse benden bu kadar...
Umarım son postum olmaz..
Umarım o hadsiz antibiyotik beni zehirlemeden beni bulmuş olurlar..
Ahhh Romeo yanına geliyorum..
Elvedaaa sevenler...

ps: sanırım damacanayla ilgili yazımı keşfetmiş olucaklar ki beni işe almadılar:)
bu yazı sonrasında da diğer haber beklediğim ilaç firmasına da almazlarsa ben sana yapıcağımı biliyorum bilog....

Ağustos 13, 2009

:)

5 yorum....
İş görüşmeleri son dönemlerde baya bi hız kazandı..

Hatta bi tanesinden acaip ötesi umutluyum...

Tek bi sorun var ki şirket pazarda öneme sahip bi "su" firması..

Bu ülkede damacanaya bile tecavüz eden zihniyet müşteri temsilcisine neler yapar korkmaya başladım:(




Kısmet artık....

Kaçınılmazsa zevk almaya bakmak lazım di mi..:)

Ağustos 12, 2009

:)

3 yorum....
Ve işte kader anııı.....


Evet bir rekor denemesi gerçekleşiyooo...

Olucak mı olmıcak mı tereddütleri...

Biraz zorlanıyo gibi sanki ama hedefe kilitlenmiş durumda...

Evettttttttt 3. düğmeyide geçtiii...

Veeeeeeee artık sonuncusu hadi artık sık dişini...

Eveeeeeeeeeeeeettttttttttttt başarıyooo..

Evetttttttttt olduuu...

Sonunda bugünleride gördüüüükkk...

Ve M.e sonunda altın madalyayı kazanmayı başardııı...

Koca totosunu 31 beden kot pantolonun içine sığdırdı sonunda....

Ahahahahahahhaha artık ölsemde gam yemem..

Çok yakında içimdeki zayıfı tamamiyle serbest bırakabiliciiimm:)

Coming soon:)

Ağustos 09, 2009

Kürkçü dükkanına dönüş:)

0 yorum....
Ve yazı bitirmeye başladığım şu günlerde ben yine bir klasiği yerine getirip bloguma döndüm..
Ben öğretmen olmalıymışım zaten yaa...uzuuun uzuuuuun tatil yapmalıyım ben...
2 yıldır yapıyorum hala yetmedi:)

Buralarda yokken neler yaptım???
Abimlerin nişanını yaptık..
Almanyadan dayımlar gelmişti onlarla birlikte zaman geçirdik..
Bodruma tatile gittim...

Yorucu bi yaz oldu ama geçen yaz yaşadıklarımı düşünürsem sanırım bu seneki çok normaldi...

Bodrum demişken hayatımda gördüğüm en muhteşem manzarayı Karaadayı sölemeden geçemem ya..
Yok böle bişeeee...tabi benim gibi beceriksiz bi fotoğrafçı tarafından katledilsede:D

Bodruma giderseniz tekneye binerseniz götürüyolar zaten...
attığınız kulaçlar sırasında bu kız dediydi derseniz bide dua ederseniz çok mutlu ederseniz şu aciz bloggerı:)




















Bu arada ben hiç duymamıştım bugüne dek..
Giderken otobüste dinledim ve o andan beri sanırım 5000000 defa falan dinledim...



Bunalımlı modda olmak istemiyorum ama ne yaparsam yapıyım kurtulamıyorum sanırım bu durumdan...

En son dün geceki içip sapıtıp zırlama maceramdan sonra olaya el koydum kendimi toplıycam....

Haziran 13, 2009

Dün gece...

1 yorum....



Başkalarını kandırmaya çalışırken bir gün bir bakmışsın ki en çok kendini kandırmışsın....

Ve bunu anladığın gün sanki geçen o günlerin hepsinin intikamını alır senden....

Bağıra çağıra ağlarsın gecenin bi yarısı...

Keşke o taktığın maskeler kendine ait olsa,bi asır çıkmasa yüzünden...

Ve keşke özlediklerinin hepsi geri gelebilse:(

Haziran 05, 2009

yazlık serzeniş....

5 yorum....

Güya yaz geldi ama ben hala karpuz yemedim..

Denizede girmedim..(gerçi daha erken sanırım ama olsun..)

Dondurmada yemedim...(tamam 1 kere yedim ama dondurmadan çok krem şantiye benziyodu)

Sandaletlerimi sadece 1 kere giydim..(onda da ayağım üşüdü sonrası fena oldu:)

Balkonda kahvaltı da etmedim...

Uzuunnn püfürrr püfüüürrr elbiseler eteklerde giymedim...

Ve halen yorganla yatıyorum..(ama ince yaa o kadar abartmıyalım:)

Sanırım daha Marmara için yaz vakti gelmedi...
Öfffff kalbim Ege'de kaldı:)

(neden aklım paso yemekli içmekli şeylere çalışıyo acebooo:)

Haziran 04, 2009

Başlık...

3 yorum....
Kendimi her yerde daha 23 yaşında tüyü bitmemiş yetim olarak tanıtsamda bugün farkettim ki aslında 24 yaşındayım ve artık romatizmalarım var:(
Aslında bunu daha öncede doktordan duymuş ve her yağmur öncesi kemal sunal filmindeki gibi "ollluuummmmmm şimdi yağmur yağcak haaaa ahahahahahhahahaa" diye millete aptal saptal artislik yapıyodum ama dün bütün gece beni yatakta bi oraya bi buraya döndüren ve uyutmayan o iğrenç ağrının sabah beni yerimden sıçratan gök gürültüsüyle
bağlatısı olduğunu farkedince bunun artislik malzemesi değil aksine hastalık olduğunu farkettim nihayet....
(orhan pamuk gibi sonu gelmez cümleler yazıyorum yaaa,lanetlendim sanırım)





Bide bugün farkettim ki ben İzmirde yaşamak istiyorum....Bi dönem öle bi plan vardı sonra nerden çıktıysa Antep projesi falan çıkmıştı ve sonuç olara ben yine kaldığım yerde kaldım
ama..Evet yaaa İzmirde olmak istiyorum beeennn...Hatta tam şu anda bohçamı toplayıp gidesim var.....




İlk kez okuduğum bloglara yorum yazdıktan sonra sanki blog sahibi beni okulun çirkin,gözlüklü,dişlek,sivilceli,asosyal,arkadaş toplamaya çalışan(nassı bi nefret kustum yaaa:) kızlarındanım sanıcak diye düşünüyorum..Niye bilmiyorum ama böle bi ruh hali içerisine giriyorum direkt sonra da pişman oluyorum "lan niye yazdınki sanki gerizekalı" diyorum kendi kendime...
Hele hani böle çok okunan falan bi blogger'sa niyeyse onu okulun en yakışıklı çocuğu gibi düşünüp sonrasında benimle dalga geççekmiş
"sen kimsinde bana yorum yapıyosun çirkin çirkin çirkin" dicekmiş gibi hissediyorum:( Evet kesinlikle blog dünyasında Ugly Betty sendromu yaşıyorum:)

Kuzenim beni feyste arkadaşlarından silmiş...Ben bu duruma kıllanıp "whats up meeennnn" diye bi msj atsam mı ki acep..çok sinir oldum yaaa...ben sana benim gibi bi dünya güzeliyle
(sadece 1 satır öncesinde çirkin betty'dim yaaaa terazi burcu böle dengesiz işte:) )arkadaş olarak görünme fırsatı vermişim senin yaptığına bak....
Yada naylon adres mi açsam,adı duyulmamış taş gibi hatun resimleri eklerim ekleme talebi yollarım bakalım eklicek mi??
Ahahahahahahaha bunu yapan kız arkadaşlarım var..Sevgilileri üzerinde deniyolar....Komik bu hatun milleti ya,sanki herif hemen "kadın,kadın,kadın" diye atlıcak üstüne...Tamam atlayanları var ama yani bi zeka birikimi olan adam düşünür,bu hatun taş gibi,listesinde de bi sürü sap var,benle ne işi olur naylon bu kesin diye..Hani reklamlarda vardı yaaa taş hatun yolda kalıyoduda adam bu bi tuzaaakkk diyodu kadın sonrasında canavar oluyodu:D Aynen öle oluyo..Diyelim abim merak etti ekledi arkasından kız arkadaşı bi anda mutasyona uğrayıp canavardan beter
bi şekil alıyo...:)

Bu feys çıktı mertlik bozuldu zaten,eskiden sadece başka bi numaradan çğrı yada msj atıp denerlerdi bakalım atlıcak mı diye... Az kontürümü yemediler zamanında....Bi tanesinin sevgilisiyle
baya bi msjlaşmıştık hatta sonra:D Güzel günlerdi...Lise güzeldi beee....

Aman işte böle...
Yazarım arada yine..

Haziran 02, 2009

At the end....

4 yorum....
Blog ben seni unutmuşum yaaa:(
Fast Dial'da en son sıraya atmışım paso feys'e,kariyer'e falan giriyorumda sana hiç ilgi göstermiyorum kusura bakma emi..

Canım çok sıkılıyo şu aralar..
Ankara'ya,Eskişehre,Kötahya'ya gidip eve dönünce bi boşuk kapladı içimi..Şimdi gitçek bi yer yok çok yannız kaldım yaa..
Tamam paso geziyorum şu aralar ama şehirler arası olmayınca tat vermiyo :)



Geçen gün yaz geldi keyiflendik, yazın gelişini kutlayalım dedik...
Ben soğuk soğuk biraları ohhhh yarasın tosunuma diye bi güzel iç...
3 gündür mide kramplarından ölüyorum..
Demekki neymiş Alkol bütün kötülüklerin anasıymışşşş....:D




Bu arada hepiciği yazdı bende blogumda bahsetmesem olmaz..
Bana yolculuğumda eşlik eden zarifem'e....
Ankara'da bize o yoğun sürecinde niye geldiniz,sizle mi uğraşçam demeyip;yanımıza gelip akşamımızı güzelleştiren yasssssssss 'a....
Ve Eskişehir'de çok kısa zamanda çok büyük işler başardığımız:D kuzuuumm,cicim dudkum'a...
tekrar takrar teşekkürü bir borç bilirim.

Sizde şehrinize gelelim,gününüzü güzelleştirelim isterseniz 'GEL' yazıp 3094'e yollayabilirsiniz..
Noter huzurunda yapıcağımız çekiliş sonrasında belkide bi dahaki sefere sizin şehrinizde olabiliriz:D

Annem bana iş bulma aşkıyla tekrardan kolları sıvadı..Burda birisi sigorta bürosu aççakmış son hızla beni oraya yerleştirmeye çalışıyo..Komşu teyze'de bunu duyup ay yavruuuumm sen gir sonra benim kızımıda aldırırsın diyaloglarına girişti çoktaaannn...
Ve aslında ilk başta yapılacak şeyi en son yapma becerisine sahip anneciğim biricik oğluna sormayı en son akıl etti:D

Annem:
-Oğlum bak sizin oraya bilmemne bürosu aççaklarmış, ben herkesi seferber ettim sende ilgilen;şu kardeşinin işleriyle hiç ilgilenmiyosun varsa yoksa gelin.....bıdı bıdı bıdıda bıdı...........

Abim:(kükreyerek)
-Anne bi git yaaaaa,bula bula orayı mı buldun;o adam kadın satıyoo......

Annem:
-.............

Ben:

-O iş için niye aracı sokayım ki devreye,madem niyetiniz o direkt yola çıkıyım istersen....

Bir iş bulma seferberliği daha burada son buldu:D
Komşu teyzeye acı haberi henüz veremedik...:)

Hepiciğinize mutlu haftalaaarrr....

Bu arada google'dan görümce elbisesi yazarak blogumu ziyaret eden sevgili ziyaretçi kişisi..
Eğer bulabildiysen banada fikir ver nolluuurrrr.....:)

Nisan 30, 2009

Evde kalmama yöntemleri part 1:

2 yorum....
Kendime hobi arayışına girdim şu günlerde;
fotoğrafçılık kursları ilgimi çeker oldu..
Genelde kursa mursa gerek yok biraz kurcalarsan netten araştırırsan çabucak öğrenirsin deselerde ;

dün bi arkadaşımla yaptığımız brainstorm la fotoğrafçılık kursunun sadece hobi amaçlı değil aynı zamanda başka dertlere deva olduğu kararına vardık....

Entel,kariyer sahibi,genç,yakışıklı ,hayatına bi renk,bi heyecan arayan kişilerin fotografçılık kurslarına akın ettiği konusunda acaip psikoz olduk....

Ahahahahahahahahahahaha bizimkisi hobiden çok fobilerin dışavurumu mu acep:)
Evde kalma fobisi:)

Ya günün birinde hala bi kenarda oturup birilerini bekliyo olursaaakk????:)


Gelelim diğer kurslara...

Şimdi zaten takı-makı sarmaz bizi:)
Zaten bi sürü hatun olur,darlanırız hedefimizden saparız:)
Onu eledik en başta....

Seramik mi acep diye düşündük ama o da fazla fobi gibi geldi...
Sanatsal olaylara girişildiğinde küçükken oyun hamurlarından millet uçaksavar bile yaparken ben hani bakınca bişeye benzemeyen ama insanın kendi hayal gücüyle bişeelere benzettiği figürler var ya onları yapabildiğimden..Çevremdekilerin hayal gücünü böle boş şeylerle meşgul etmek istemedim:)
Orda hatun populasyonu fazladır o yuzden bence orayida eleyebiliriz:)

Aslında Golf iyi bi tercih gibi dimi:)
Ama yaş ortalaması bazen biraz üst düzey oluyo ki bu hiç açıcı bi gelişme olmayabilir..

Zengin koca bulucam derken eldeki avuçtaki azıcıcıcık sermayeyide kediye yüklemenin hiç gereksini mi yok sanırsam:)

Autocad kurslarına falan mı yazılsak acaba diye düşündük bi ara,mühendis koca bulma ihtimalimize baktık ama orda da hoca bişee der anlamayız,rezil oluruz bu sefer hiç şansımız kalmaz diye ondan da vazgeçtik..O konuda bilgisi olan genclerime tavsiyeyi bir borc bilirim:)

Ingilizce kursunun kesinlikle bana uygun olmadigini dusunuyorum...3 kur gittim 3.unde de ellerim bombos gozumde yaslar kaldi...Hocayi tavlariz belko demeyin onlarinda tercihi kendi ogr. arksdaslari oluyo:)Ama bu sadece benim kaderim,belki sizin kismetiniz Mr. yada Mrs. Johndur:)

Şimdilik net cafeden aktarabileceklerim bunlar...
İlerleyen günlerde evde kalmama metodlarının devamıyla tekrar karşınızda olucam...:)
Beni izlemeye devam edin..


ps:sizlerinde desteğiyle evde kalmış kız kalmasın isimli kampanyamı hayata geçirmeyi planlıyorum:)

Nisan 28, 2009

Bir blogger'ın dram dolu hayatı part 1...:)

4 yorum....

Şu anda okumakta olduğunuz blogger ev kızı olmanın azizliğine uğramış olduğundan hayatına bir süre bilgisayarsız devam etmekle yükümlüdür...

Süpürgeyi yere iyice sürt ki bütün pislikler,saçlar halıdan sökülsün;tozları iyice al ki güneş vurduğunda sehbanın üstü toz kaplı görünmesin felsefesinden hareketle......
Bilgisayarının ekranını da oturma odasının camıyla eşdeğer tutan blogger kişisi lcdnin kristallerinin içine etmek suretiyle öle bi silmiştir ki değil tozdan görüntüden bile eser kalmamıştır...

Nasıl bir psikopatlıktır,nasıl bi saykoluktur gerisini siz düşünün artık...

Melüüüüll melüüüüll bilgisayarcının yüzüne bakarken,""ekran kartının yandığını söle noluuurrrrrrrr"" diye küçük ceylan sesi çıkartsada acı gerçeği yüzünne şraannkkk diye vurmuştur hain bilgisayarcı..

Abla nassı becerdin sen bunu diye de sırıtasrak sormasıda içinde şiddetli bir kafa atma isteği uyandırmıştır o ayrı:(

Şimdi casper servisinde amcalarının oğluşuyla ilgilenmesini bekliyo...En az 1 ay kendisinden uzak yaşıycak;kınalı kuzusunu askere yollamış anne gibi hergün haberini bekliyo...
Gel tezkere gel tezkere bitsin bu hasret artık yaaa...

Nasılsa çok okunmayan bi blogger olduğumdan bu çok kişiyi etilemez zaten diyerek duygu sömürüsüde yapasım geldi..Gerçi eğer Google amcam yalan sölemiyosa baya bi okunuyorum da, kimse yorum bırakmıyo bana yaa...Çok acıların kadını bergen modunda gördüm kendimi..Sevabına bi iki kelam edin...Bi geldim,gördüm,gittim yazın;bi eleştri yapın,bi destek olun,motive edin ya..
Yorum ısmarlamayı da anca benim gibi asosyal bi blogger yapardı zaten de neyse:D
Morale ihtiyacım var benim,mazur görün beni:)

Neyse cicişler,öpüyorum hepinizi..
Bilgisayarlarınızın kıymetini iyi bilin,onları sevin koruyun..
Onlarsız hayat, yağsız tuzsuz peynir gibi:(

Nisan 23, 2009

Yalnız Kalplerde Atar...

3 yorum....




Hayatımın şarkısı yazılmış sonunda...

Klip çekilirse ben seve seve oynarım..

Üstüne para bile veririm:D

Niiilll duy sesimiiiiiiiiiiii....................

Gazeteye değilde blogda mı ilan yayınlasam bende:D

Allah kısmet etse de sola kaysak artık:D





10. Nil Karaibrahimgil - Yalniz Kalpler de Atarlar.mp3 -

Nisan 22, 2009

Kol bastı beni bastı...

2 yorum....
Ben bu kolbastıya acaip gıcığım..
İzlemek beni deli ediyo..
Ama özellikle her eline mikrofon alanın o dere boyu kavakları katledişleri deli ediyo beni...
O derenin kenarındaki kavaklar.... diye söleniyorum çoğu zaman..
Tabi herkesin kendi kulak zevkidir..
Ona bişey diyemem..
Ama işte benim zevkimde bu..
Kendine bi iyilik yapmak isteyenler için...
Barış Manço'dan geliyo..
Dere boyu kavaklar...


Nisan 18, 2009

İşteeee susan boyle

1 yorum....
Simon Cowell'e hastayım ben yaa...

Ama şimdi konumuz bu değil:D

Britain's find talent..


Videoyu izlerken resmen ağladım...
Aşağıda videonun görüntü resmine bakacak olursak gülmekten ağladığım sanılabilir..
Ama izleyin görün iştee...



Zamanında Safiye Ayla için Atatürk perdenin arkasından şarkı söletirdi derlerdi çok üzülürdüm..
Bu videodanda anlaşılacağı üzre..
Perdenin arkasına falan geçmeye gerek yok..
O seste o büyü olduktan sonra ben o kadını başıma tac ederim beee....

Ps: Dış güzellik önemli değil diye hatun milletiyle dalga geçen erkek milletine de kapak olsun..

Nisan 16, 2009

kıs isteme...

3 yorum....
Hepi topu 1.5 kilo çikolata...
bide üstü çiçekli kutu...

120 ytl nassı olabilir???

Neymiş kutular özelmişte,çikolatalar bilmemneliymişte..
Al 2 paket küçük tadellelerden hem doyursun hem mutlu etsin bu ne bee..
Bi zamanlar bayramda misafirliğe gittiğimizde teyzeler verirdi nassı multu olurdum..
Ondan alaydık yaa..

Daha bu bişee değilmiş nişanda eşşek kadar gondol alıncakmış..


Yaaaaa kız isteme ne pahalı bi aktiviteymiş yaaa???

Çikolatası,çiçeği,yüzüğü,söz bileziği..

Anaaaammm daha yolun başında iflas bayraklarını çektiriyolar insana:D

bide en çok koyanda şu ki..

o kutuyu açıp bize yedirmiceklermiş:(

biz eve döndükten sonra açılcakmış:(

üstten bi sırayı araklasam mı napam:)

Nisan 14, 2009

Ah mine-l aşk...

6 yorum....
Aşıkların blogcusu olmaya karar vermiş bi genç olarak,
İlk hizmetimi bu nadide parçayı bilen bilmeyene duyurarak işe başlamak istedim...
dinlerken bi boğazınız düğümlensin..
bi şöleee gözünüz uzaklara dalsın...

Damardan damardan vurmuş valla bülent amcam..
çıkarın çakıyı,jileti kesip biçin bağrınızı...

olamaz mı???olabilir...
diyerek sözü bülent amcama bırakıyorum...


04.Eylul Aksami.Mp3 - bülent ortaçgil


altada sözlerini iliştirdim ki..
hani sevgilisi bu şarkıyı bilmeyen duymayan olur,birine güzel sözlü msj atmak istersiniz,bi romantizm anında söylediğiniz rutin sözlerden sıkılmışınızdır..alın size kaynak..
daha bölelerini buldukça paylaşırım:D

Hiçbir neden yokken, ya da biz bilmezken
Tepemiz atmış ve konuşmuşuzdur
Onca neden varken ve tam sırası gelmişken
Hiçbirşey yapmamış ve susmuşuzdur.

Aynı Anda aynı sessiz geceye doğru
İçim sıkılıyor demişizdir.
Aynı sabaha uyanırken kimbilir,
Aynı düşü görmüşüzdür.

Olamaz mı? Olabilir.
Onca yıl, sen burada
Onca yıl, ben burada
Yollarımız hiç kesişmemiş
Şu eylül akşamı dışında

Belki benim kağıt param,
Bir şekilde, döne dolaşa
Senin cebine girmiştir.
Belki aynı posta kutusuna,
Değişik zamanlarda da olsa

Birkaç mektup atmışızdır.
Ayın karpuz dilimi gibi batışını
İzlemişizdir deniz kıyısında.
Aynı köşeye oturmuşuzdur Köhne'de,
Belki de birkaç gün arayla.
Olamaz mı? Olabilir.

Onca yıl, sen burada
Onca yıl, ben burada
Yollarımız hiç kesişmemiş
Şu eylül akşamı dışında

Bostancı dolmuş kuyruğunda,
Sen başta ben en sonda
öylece beklemişizdir.
Sabah 7:30 vapuruna
Sen koşa koşa yetişirken,
Ben yürüdüğümden kaçırmışımdır.

Aynı anda başka insanlara
Seni seviyorum demişizdir.
Mutlak güven duygusuyla başımızı
Başka omuzlara dayamışızdır.
Olamaz mı? Olabilir.

Onca yıl, sen burada
Onca yıl, ben burada
Yollarımız hiç kesişmemiş
Şu eylül akşamı dışında

ps:bu nadide eseri yengemiz için yazmış ve nihayetinde mutlu bi izdivaç gerçekleştirmişlerdir.
her yıl evlilik yıl dönümlerini değil eylül akşamını kutlarlarmış..

ne diyim darısı başımıza:D

Nisan 11, 2009

!!!!!

2 yorum....
Ey güzel Allahım..

Vereceksen de hayırlısını ver...

İşte parayı bulunca karıyı boşayan adamların sonuncusu.....

Bu seferkinin sonu kötü bitmiş...

şarkılı post

0 yorum....

SEZEN AKSU ONU ALMA BENİ AL ( O KADIN )
Yükleyen Ms_Elfaba


ben bu şarkıya bayılıyorum yaa...

bu sabah ki modum bu:D

ah verin elimede kırayım cadının derisi kara elini:)

Nisan 10, 2009

Anne ben dün ne gördüüümmm???

0 yorum....
Dün alışveriş manyaklığına tutulduğum sırada..
Alışveriş merkezinin içinde,o mağaza senin bu mağaza benim kendimi ordan oraya atarken..
Bi ayakkabıcının vitrininde gözüme ayakkabıyı kestirip tam denemek için kendimi içeriye atacağım sırada.....

Aman yarabii yaa...
Yemin olsun rüyama girdi gece hatta..

Baştan söliyim ben homofobik değilim..
Bi varsayıma göre her 48 saatte bir bir eşcinsel kişi homofobiyle bağlantılı şiddete maruz kalıp ölüyomuş...
Yani henüz o mertebeye ulaşmadım en azından..
Tabi çok sıcak baktığım bi durumda değil,onu da baştan belirtiyim...Yazının devamında okuyup hoşlanmıyacaklar olursa baştan vazgeçsin..

Sen 2 tane kocaman amca...
Biri göbekli orta yaşlı kel kafalı,bıyıklı.....
Diğeri yine aynı yaşlarda daha gür saçlı,zayıf,hafif çıtkırıldım......

Gayet rahat sallana sallana el ele göz göze mağazaya daldılar....

İlk an kamera şakası sandım bi bakındım etrafıma ama gaaaayyyet gerçeklerdi..

Tamam abicim ablacım yaşıyosunuz ediyosunuz belki mutlusunuz da yani o kadarda özgür olmayıverin be..
Bak ondan sonra şiddete maruz kalıyosunuz..
Bu ülke açık kadına bile mahalle baskısı yapıyo sana mı yapmıcak...

Ama yani ben ömrü hayatımda öyle bi görüntü kirliliği yaşamamıştım yaa..

Tamam gençler bi bakıma daha sempatik görülebilir kimilerine ama...

Yani sen bildiğim yurdum Murtaza,Kamil(isimler uydurmaca haaaa) abisi gibi duruyon yanlız göründüğünde..Ne işin olur senin o yanındaki sapla yaa..
Benim bildiğim sizin orta yaş bunalımına girip yandan geçen güzel genç kızlara bakmanız lazım,sen nasıl bu kasar sapıttında kahvede tavla oynaman gereken arkadaşınla yanlış yollara saptın...

Bu arada dipnot olarak ekliyim bu benim Bursada görüğüm ilk çift..
Yani tamam gayet naif bi edayla salına salına benden daha dişi görünen yanlızları gördüm ama çift olarak ilk görüşüm yani..
Şaşkınlığım bundan ileri geliyo..
Kusuruma bakmayınız:)

Nisan 09, 2009

İtirafname:D

0 yorum....
Ya ben niye izlediğim her dizi,film karakterine aşık oluyorum ki:D

Bu evde kalmışlığımın göstergesi mi acep???
Yakında bunların resimlerini gazetelerden dergilerden kesip defterede yapıştırırım..
Kalp falanda çizerim yanlarına:D
Ahahahahahahahhahaa kalpin ortasından da ok geçiririm:)
Bi tarafına kendi ismimi yazarım diğerine onunkini..
Msne de nickimi Liseli_16_f yaptım mı tamamdır:D

Aslında son zamanlardaki hit nickim;
"timsahını_bekleyen_av" :):):)

Zamanında onca adam varken ben gidip Ahmet Dursuna aşık olduydum..
O zamanlar düzgün birini bulaydım şimdi belki her yeni gördüğüme kafayı takmazdım:)

Kendisini tanımayanlar için bknz:


Evet nassı bi ergenlik geçirdiğimi tahmin edilmiştir sanırım:D
Sivilcelerimden halen daha kurtulamadığımdanda zaten geçen postumda bahsetmiştim:)

Bu adamın belki 15000 tane resmi olan bi defterim vardı...
Peçete kolleksiyonumdan bile saçmaydı tabi bu defter..
Peçete kolleksiyonum vardı benim beeeee:D
Heyt beee eski güzel günler..
Annem her seferinde birine bişey götürürken araklayıp araklayıp üstüne benim caaanım peçetelerimden örterdi:D
Böylelikle bitti tabi caanım kolleksiyon...

Allahtan evden taşınırken annemin o muhteşem çöp organizasyonuyla bu kutsal emanettende kurtulmuş olduk:D

Ya ama yani bu Wentworth Miller denen zaatı muhteremde yaaannniii:)
O gözlerle banada baksana millllleeeerrrrr....

Bu arada tabiiiii Behlülün Bihteri öptüğü her sahneyi kahrolarak izlediğimi söylemeden geçemiyciimmm...
Behlüüüülllll...
Ahhh ahhhhhhhh...........

Evet evet kesin evde kaldım:))))

Nisan 08, 2009

Koca karı ilacı.....

3 yorum....

Soğanı rendeleyip suyunu pamukla yüzüne sürüp biraz beklettikten sonra yıkarsan ve bu işlemi bi kaç gece arka arkaya tekrar edersen sivilcelerin kuruyomuşş.....


Dün gece 50000 kere yıkadığım yüzümün sabah bir bebek totosu yumuşaklığında görüceğimi hayal edip derriiinn bir uykuya dalarken sabah uyandığımda suların kesik olucağından haberim nasıl olabilir ki di mi ama????

Sivilceler kurudu mu bilmem ama bu şekilde dışarı çıkarsam bütün çevremin kuruyacağından eminim...

Geceyi soğan tarlasında geçirmiş gibiyim:( ve bu gün çok önemli işlerim vardı..

Değil sokağa çıkmak evde kendi kendimeyken bile burnumda mandalla gezesim var..:D

Nisan 07, 2009

Malaise de Le Orange

3 yorum....


Ahhh ahhhh içinde olduktan sonra portakalıda insanıda aynı..
Ruh aşifte olmasın ruhhh..
Önemli olan o:)

Please don't tell me PERHAPS PERHAPS PERHAPS:)

Nisan 06, 2009

reklam polemiği:)

4 yorum....
Bu feysbukta kenarda çıkan reklamlar kişiye özel olmuyo di mi???

Hayır ne zaman açsam basen eriten krem,inceltici korse,bilmem ne hapı gibi reklamlar çıkıyo...

Artık sinirlerim bozulmaya başladı bu adamlar beni tanıyoda artık mahsus mu koyuyo bu reklamları:)

Yeter artık ya sen kendiliğinden zayıflıcan,ya bu ürünleri alıcan yada artık resim ekleyip göz ve zeka gelişimimizi bozmayın mı demeye çalışıyolar:)

Nisan 04, 2009

Gecelere gecelere akalım...

1 yorum....
Dün gece eller havaya'ya gittik...
Ortam eğlenceliydi,oynandı eğlendi de...
Canımı sıkan bi kaç detay oldu...
Genelde hep rahatsız ederde,bu sefer hakkaten midem bulandı..
Koca koca adamların yanındaki at gibi hatunlar...
Kısacık elbiseler,allı pullu üstler,ulta mini etekler...Saçlar ya sapsarı ya da kapkara..Makyajların abartısını zaten sölemek istemiyorum...
Gerçi sadece orta yaşlı adamların yanında değil,gençlerde de vardı öleleri..
Öyle basit öyle ucuzlarki..
Bir insan para için buna nasıl katlanabilir anlamadım..
Üzüldüm aslında hallerine yaa..
Hele bi tanesi nassı güzel nassı güzeldi,kocaman göbekli kel kafalı bi amcamın yanındaydı..Adama böle kıvıra kıvıra oynuyo...Adamında tabi keyfi yerinde sarılıyo,ikidebir öpüyo falan ıyyyyyyyy insanın midesi nassı kaldırır yaa..
Ben o konularda biraz sofuyum sanırım öle ortamlarda bulunmayı hiiiç sevmiyorum...
Üzüldüm çünkü hallerine..
Bide ortam genç dolu be kardeşim tamam paran varda ama yani ne işin var be adam oralarda senin....git evine karınla çocuğunla pijamanı çek üstüne,tv ni seyret,meyveni ye,git yat zıbar....
Ay yok yok ben onlara bakmaktan eğlenemedim ki...
Artık daha rafine ortamları tercih edesim var..
Ama asıl rafine dediğimiz ortamlara geliyo ya öle parasıyla kendini kanıtlamaya çalışan tipler..
Neyse artık zaten uzunca bi süre çıkmam..
Düzenli hayatımla mutluymuşum ben:)

Nisan 03, 2009

Vatana millete hayırlı uğurlu olsun...

0 yorum....
Artık blogumu siz sevgili halkıma açmaya karar verdim....

Kadınlar hamamına dönmüş blogumda bütün internet camiasını konuk edesim geldi bi anda:)
Ahahahahahah hişşttt kızmayın sakın haaaaa şaka yapıyorum!!!!!:)

Ciddi bir blog yazarı olmaya karar verdim ben artık...
Benden de ciddi nassı olursa:)
Rehavetten kurtulup bi sürü yeni güzel şey ekleyesim geldi..
Size nazım geçiyo nasıl olsa yazmasamda oluyo,nasıl olsa dedikoduları feysbuk ve mesen sayesinde ulaştırıyorum:)
İçimde oluşan ciddi blogger ruhunu ateşlemek için artık sayfamı açtım ki yazmak için bi mecburiyet hissediyim...
Bide portfüme bi kaç bloger arkadaş daha eklersem daha bi keyiflenirim di mi ama...

Ciddi falan deyince yazıcak konu bulamadım yaa..
Çok ağır bi misyon yükledim bi anda kendime..
Neyse bugünlük dünkü keşfimden bahsediyim..
Yeni headerım için resim ararken muhteşem resim siteleri buldum...
Özelliklede su altı resimlerine bayıldım yok böle bişey ya..
Hepsi güzelde bu Elena kardeşin çektiği resimler resmen yağlı boya tablo gibi olmuş..

Hayal gücü olan insanlara bayılıyorum yaa..
Benimkisi anca zengin koca bulup yalılarda yaşama konusundaki hayallerde güçlü:)

Az laf çok iş diyip bu arkadaşın bi kaç resmini ve adresini ekliyorum..
Bahar geldi bi içimiz cosşun di mi ama...




Hepsi ve daha fazlası için;

Sanatçı: ELENA KALİS
Adresleri: http://elenakalis.carbonmade.com/

Mart 30, 2009

eyyyy ahaliiii........

3 yorum....
Aslında başka bi konu yazıcaktın uzun süre sonra ama..

Çok sinirim bozulduu...

Biz niye böle bi millet olduk yaa:(:(

Melih Gökçek gibi bi adam bağıra bağıra yine geçti ya Ankaranın başına..

söylicek söz bulamadım çok sinirliyim.....

Mart 12, 2009

avını bekleyen timsah....

2 yorum....
Görücüler abime geliyo temizliği ben yapıyorum ya:(
çok yorulduuuummmm.....
ama tabi bunlar elbet bi yerden çıkar...
eeee ne demişler;

-oğlan evi alana kadar,kız evi ölene kadar!!!!

evet tam görümcelik moduna girmiş bulunmaktayım hadi hayırlısı:)

Mart 08, 2009

bir film,bin eleştiri...

1 yorum....
Öncelikle hepimizin kadınlar günü ve kandili hepimizie kutlu hayırlı uğurlu olsun...

Ardından şu anda ilkini gerçekleştirdiğimiz GELENEKSEL BİR FİLM BİN ELEŞTRİ köşemizden hepinize hoş geldiniz diyoruzzz.....

Filmi izler izlemez yazmak istedim ki etkisinden kurtulmadan sıcağı sıcağına ilk duygularım olsun sonra biraz üzerine düşündükçe soğuyabilirim belki..
Lafı uzatırken bile kayboluyo duygularım yaaa:)

Filmimizin adı "O kadın"...
Başrolünü Sezen Aksu şarkılarının oluşturduğu film...

Çok büyük önyargıyla başladım izlemeye...
1)okuduğum yorumlar...
2)başroldeki o kadının Selin Demiratar olması..(uyuz olurumda az biraz kendisine)
3)klip havasında bi film olduğunu düşünmem..
4)vs vs vs..

buna benzer bi sürü ön yargı işte...

sonuç şu ki..
İyiki izlemişim yaaa Sezen Aksu iyi geldi ruhuma..:)

Yok yok tek nedeni o değil..
Filmi ciddi anlamda beğendim...
Şarkıları sanki daha başka bi anlamlı yapmış..
Hani sezenin her acıya uyan bi şarkısı var ya,
işte bu seferde her şarkıya uyan bi acı olmuş..
yaaa şarkılarla hikayenin uyumu güzeldi aslında..
hatta baya hoştu...yani verilmek istenen duyguyla şarkılar iyi desteklenmişti..
sezen aksuyu ayakta alkışlayasım geldi..
bi dönem pek sevmezdim ama bugün sevdim yani..
helal olsun...
özellikledeee banane banane beni al şarkısına bayıldım bittim yok ötesi yani...
son dönemdeki en hit şarkım oldu şu andan itibaren...

Güzel işlenmiş ama eksikleride oldukça fazlaydı...
İlk kez denenmiş bi tarz olması bi çok eksiği beraberinde getirmiş tabi;
bazı yerlerin biraz uzatılmış olması vs vs vs..
Ama eğer bir pazar günü yapılcak daha güzel bişey yoksa, izlenebilir bir film..
Tavsiye ederim..
Ama bazı yerleri hakkaten klip havası veriyo ama yinede sevdiğim bi sürü sahnesi vardı..

Ah mine'l-Aşk...
Şarkıların,kitapların,fimlerin başrol oyuncusu..
Eğer iyi yoğrulmuşsa,iyi sunulmuşsa öyle garip hisler uyandırıyo ki izleyende;
Yarım kalınca üzülüyo insan
mutlu sona erince mutlu oluyo..
İçini ısıtıyo...
Sana ait olmayan bi duyguyu yaşıyomuşsun gibi bazen...

Havada kapalı zaten tam böle uzun uzun aşkı yazma havası...:)
kendimi rehavete kaptırmadan mevzuma geri döneyim..

Ya ben bu hatunu sevmiyorum dedim ama filmi çeken arkadaşı tebrik etmek istedim resmen...
bi hatun bu kadar mı güzel çekilir yaa..
renkler ışık..
açı..
herbişey 10 numero olmuş valla..

tabi sadece o da değil...

Burak hakkı geeell geeeelll diye bütün film boyunca çağırıyo insanı..
o ne yakışıklılıktır kardeşim...
insan evladı izlicek bunu,olan var olmayan var di mi:D

tardunında bi sempatisi var tabi..
yani bana kalsa tardu gibi bi adamı seçerim,zaten öle çok güzel adam sever biri değilim....
ben dünya güzelinden değil sempati güzelinden yanayım amaaa..
yanii
burak bee:)
tamam hep bi dram var yüzünde..hep böle ekşi ekşi bakıyo ve gülmek kesinlikle yakışmıyo ama yani filmde böle iç geçiriliyo adama:D

nefisa karatay hayatında ilk kez nitelik nicelik gibi bi cümle kurdu..bi insanın ağzına bu kadar mı yakışmaz:D filmede pek yakışmamış zaten..ne yapsa boş yaa...

o düzeneği eve kursak bi tanede en hasından kameraman bulsak bende öle güzel çıkarmıyım acep yaa??
hasetlendim hatuna napıyım:D
güzeldi güzeldi..
ve hatta taşşş tı..
giydikleri,saçı...
ama hala o ağlak suratına uyuz oluyorum...

işte böleee...
benden sinema eleştirmeni olmıyacağıda kesinlik kazanmış oldu bölece:D
bir dahaki GELENEKSEL BİR FİLM BİN ELEŞTRİ köşemizde görüşmek dileğiyle..
Esen kalın,hoşçakalın...

Mart 04, 2009

!!!!!!!!!!

6 yorum....
Alt tarafı lise yada ünv. mezunu bi ön muhasebe elemanı arıyosunuz...
Ve vereceğiniz ücret 550 ytl..
İş görüşmesine gelen adayı senin deneyimin yok senden bi bok olmaz diye azarlamanın ne gibi bi mantığı var ki???
Deprasyona girip kendimi çikolataya vermeye karar verdim.......

Mart 02, 2009

elbiseeeee

6 yorum....
abimin nişanı henüz kesinleşmemiş olsada:)
yani daha kızı bile istemedik belki ama eninde alcaz:)
o da olmazsa yaza arzu ablanın nişanı olma ihtimali olası..
gerçi onada o kadar süslenmem ama:)
ben yavaş yavaş elbise beğenmelere başladım:)

mesela http://jojikmoda.blogspot.com/ nın sayfasında gördüğüm şu elbiseye öldüm bittim..
ama gelin gibi mi olurum acep??

Mart 01, 2009

.....

2 yorum....
01.03.05.....
01.03.09...

5. yılımıza hoşgeldik...

çok ama çok özlendin:(

Şubat 25, 2009

neler oluyor yahuuu???

4 yorum....
biz yarın abimin kız arkadaşının ailesiyle tanışmaya gidiyoruz...

böyle sölenince basit gelebilir ama mevzuu baahis olan benim abim olunca insanın gözlerinde bi anlık bi pörtleklik oluşuyo..:)

Aslında bunların çoğu 30 yaş sendromuyla alakalı..

Kendisi dün 30 yaşına girdi..

Ve artık orta yaşlı olarak:):):) evlenmeye niyetlendi..

Ama herşey ona şaka gibi geliyodu..

Taaaki iş ciddiye binmeye başlayana kadar..

Dün gece surat 5 karıştı..Ben şimdi napçam yaa moduna girmişti tam...

Bakalım zaman neler göstericek..

Tabi şimdiden görümce olarak yazın nişanda giyeceğim kıyafet için önerilerinizi bekliyorum:):)

Ahahahahaha ve tabiki rejime ve spora acaip ağırlık verdim bakalım nolcak..):):)

Şubat 13, 2009

dağlar kızı reyhan:)

2 yorum....
Ayyyyyy artık yazmak istiyorum yahuuu....

İlk önce yass'ıma çok ama çoooookkk teşekkürleeerrrrrr.....
Canım benimmmmm benim seni ve yazdıklarını okumayı ne kadar sevdiğimide biliyosun zaten yahuuuuu sölememe gerek var mı??çok mutlu ettin beni:)

Sonraaaa gelelim uludağaaaaaa....
Planladığımız gibi 4 gün değil 2 gece kaldık...
Festival kapsamındaki otellere gitmedik,Tedaş'ın misafirhanesinde kaldık..Birlikte gittiğimiz 2 arkadaşımız orda çalışıyordu çok ama çok ucuza geldi herşey o yüzden maddi açıdan tatminkar bi tatil oldu:)

4 kişiydik ama birinin kuzeni ilk gün bi kaç saatliğine bize katıldı aslında çok sevdiğimiz bi kişilik değildir ancak bi anda bi kayak hocasını tanıdığını öğrenince ve onun sayesinde kıyafetleri ucuza aldığımızı,veeeeeeee kayak dersini bedavaya aldığımızı görünce pek bi sevdik kendisini:):):)
Bundan sonra tabikiii en birinci kankamız oldu:)
Yoksa değil kaymak ayakta kalmak bile büyük lükstü:)
Bu halde bile kaba etimdeki morlukları saymak istemiyorum:) Mazallah biri görse falan inanmaz yani:)

Festival zamanı olduğundan çok eğlenceli bi döneme denk geldik...Avea ile gnctrcll nin iki ayrı eğlencesi vardı biz hep gnctrcll'ye katıldık....
Hatta baya bi cep telefonuyla beleş kontür dağıttılar ki hatta yaptıkları yarışmaya bile katıldık ama bende şans olsa zaten:)

Veeeeeee İbrahim tatlıses konseri....Adam 100 milyar almış...Hakkını verdi mi deseeeemmm o parayı bana verseler ben daha mı eğlendiririm desem bilememdim:)) İşin ilginci böle acaip ultra mega ekstra süslü giyinmiş,böle tam tikky concon tiplerin herifin bütün şarkılarını höyküre höyküre söylemesiydi:) Biz önce maddi zorluklar nedeniyle:) ayakta duralım dedik,o 75 ytlydi..Bi görevli bulduk bize yardım etsin diye uğraştık didindik indirim yaptıramadık:) Cengizcik yazık en sonunda koktu bizden hadi ineyim göstereyim size konserin olucağı yeri dedi...Aman yarabbi ayakta diye gösterdikleri yer resmen kafes gibi önüne büyük dar stand koymuşlar bi demir parmaklıkları eksik...Sonra bari masaların arka tarafında o ayaktaki yerin yan tarafına stan masalar koymuşlar o da ayakta durmalık o rası 100 ytl di onda durak dedik..Ama anlaştık eşyalarımızı en öndekine koyduk onlarda kabul ettiler..Anlaşma sağlandı paraları ödedik yukarı çıktık...Konser saatine 1 saat kala kapılar açıldı millet aşağı inmeye başladı gören resmen alışveriş merkezlerinde ucuzluklar oluyo ya öle bişey varda insanlar hucüm eder sanar öle garip bi durum oluştu..Biz yaydık oturuyoruz tabi sıramız var diye:)
Konsere 15-20 dk kala falan aşağıya bi indik aman yarabbi eşyalar arka masaya atılmış..Bizim masayı bi sürü kişi kapmış eşyalarımızın olduğ yerde de birileri duruyo....Kıyamet koptu tabi....Sessiz sessiz bi yere sinmeye çalışsaydık nasıl sonlanırdı bilemem ama biz öle durmadık...
En son paramızı geri verin biz gidelim diye bağırıyodu biri ama hangisiydi hatırlamıyorum...
Başka yere stand masa koymayı teklif ettiler onuda kabul etmedik sadece orası olcak:)
Sonunda şefleri sayanamadı 1 tane boş masa varmış bizi oraya aldı...Güzelcene yayıldıııkkk...Koltuklara kurulduk izledik doya doya:)İçkiler bedava olduğundan sadece yerli içki vardı vodka berbattı İstanblue'yu hiç tavsiye etmem...Neyse işte bişeler içtik falan çok güzel geçti gece...Arada garsonlar falan gelip sordular bi isteğiniz varmı diye:) Adamları öle korkutmuşuz ki,çıkıştada direkt ilk gelen taksiye bindirildik:) Herkes bi hürmet gösterdi..
Demekki sessiz olmıcan bu devirde kardeşim:)

Sonra 2. günün ayrıntıları var onlar daha bi heyecanlı ama bu kadar sıkmıyım şimdiden:)
yeni posta malzeme olsun:)

bu arada rejimle spor nihayet 2 kilo vermemi sağladı:)
mutluyum yahu devamı gelicek inşallah:)

Ocak 23, 2009

şimdi haberler.....

2 yorum....
-evet sayın seyirciler bir son dakika gelişmesini aktarıyoruz...
tarihler xx.xx.1990'ı gösterdiği gün X. sokağınının köşesindeki bakkal osman amcanın dükkanından tam 3 tane evet yanlış duymadınız tam 3 tane sakız çalınmış...Henüz kesin bi açıklama yapılmamakla birlikte bu fali mechul olayın failinin son günlerde adını sıkça duyduğumuz ergenekonun kilit ismi bay x. olduğu sanılmakta...soruşturma tam hızıyla sürmekte...gelişmeleri an ve an aktarmaya devam edicez,lütfen bizden ayrılmayın...

bi gün bunuda duyucaz mı acep?????

öfff içim dışım ergenekon oldu yaaa...

ama halen bi beklenti içerisindeyim:)
küçükken babannemlerin bahçesinden erik çalanların faili hala bulunamadı mesela onunda suçlusu tolon paşa olabilir mi ki????

yaaa özellikle çok başımı şişirdikleri günlerde annem ve kankası olan çoookkk!!!! sevgili komşumuza birer paşa bulup evlendirme niyetim vardı...bu ergenekon yüzünden elde kalan 2-3 paşada gitti elden:)


tabi güzel yanları da var:) kanadoğlu dedem burhaniyede görev yaparken onun stajeriymiş..dedemi arayıp dedeeeee senide götürmeye geliyolarmış hazırlan demek acaip eğlenceli:)

bide dudkuylada planladığımız ilk 500'e girme telaşı var:) Ondan sonrası olmaz...artık geriye işe yaramazlar kalıcak bizim ilk 500'e girmemiz şart:)

görüldüğü üzre bu konuyada parmak basmasam olmazdı :)

ergenekon benden teğet geçti dedirtmeeemmm:))

ahahahhaa siyasi taşlamamı o ne ki ya:)

ergenekondan bıkıp kanal değiştirdiğimde de nedense her bi yerde hadiseyi görüyorum...

ya eurovisiona daha 5 ay var...o zamana kadar böle her bi kanalı gezicek mi????

hayır kendisine karşı bi gıcığım yok ama öle böbeğini düm tek tek yapmasına sinir oluyorum...

olan var olmayan var yahuuuu:)

bide köydeki emmileri kızım senin pantolon alcak paran yoktu da o yüzden mi yırtık pantolonla çıkıyosun diye soruyo...

ah be emmiii o hatun zamanında sahneye donla çıkmış insan ki ben mayısta da ona benzer bi performans bekliyorum....trt kıyafet konusunda karışmayız demiş çünkü..

bu arada vatan şaşmaz için gay dediler değildir di mi???

neyse öle şimdilik..öpüyorum kocaman....

Ocak 21, 2009

yazamayan yazardan yazılar:)

5 yorum....
Canım yazı yazmak istiyo ama yazamıyorum..
resmen writer's block yaşıyorum şu anda..
benim gibi önemli bi yazarın bu hale gelmesi üzücü tabi ama herkesin başına gelebilir böyle şeyler:)
bi tolstoy bi ernest hemingway de yaşamışlardır muhakkak ki bunu:)
şimdi de benim başıma geldi napalım..
ee ne demişler büyük başın derdi büyü olurmuş...
bu cümleyi büyük bi yazar oldum okur benden yazı bekler tarzında değil aksine hakkaten büyük baş olduğum için yazıyorum...
ya ben amma şişmişim bee...
sporla rejimle olcak iş değil valla benim direkt kendimden bi kendim çıkarttırmam lazım ameliyatla:)
kendimi kendimden çıkarsam 0 kalmaz hakkaten:)
zaten iri yapılı bi kişilik olup bununla kalmayıp dahada irileşince ortaya çıkan görüntü fena...
eskiden beri zaten en büyük problemimdi şimdi iyiden iyiye canımı sıkmaya başladı...

artık evde 1 dk bile duramıyorum:)
sürekli bi hareket halindeyim,hiperaktif bi kişilik oldum..
abimin geçen sene kardeşim bak sana hediye aldım diye sırıtarak verdiği kondüsayon bisikletini o günden beri hiç gözüm tutmadıydı..
sanki kendisi dipçik gibi bi karakter,sırf beni gıcık etmek için gitmiş bisiklet almış...
böle uyuz bi abim var işte benim:)
o günden beri evin en ücra köşelerine,gözümüze en görünmicek noktalara attık zavallıcığı..
ama gün geldi devran döndü ve baş köşede hak ettiği değeri aldı bizim gariban bisiklet..
bisiklet senin adın artık düldül..
spor salonundaki hareketli günler devam etmekte...
evde kimse olmadığında da asena edasıylada hoplayıp zıplayıp göbek atıyorum:)
eeee bundan iyisi şamda kayısı...

ama içimi en çok acıtan asansör kullanmamak:)
yaaaa ama ben kullanmazsam,sen kullanmazsan nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa yaa:)
zaten direkt aşağılanan asansör oluyo:)
herkes ilk ona cephe alıyo...
bide diyet girişimlerinde 3 beyaza karşı olunuyo..
un,şeker,tuz...
yazık yaa...
onlarda can...
onlarında bu dünyada bi misyonu var...
salata zeytinyağsız,
çay şekersiz,
kahvaltı böreksiz çöreksiz olur mu hiçç...
kepekli ekmekmiş...
ekmek kepekle olur mu??
ekmek dediğin bildiğin unla yapılır bembeyaz olur,fırından mis gibi kokularla çıkar o çıtır çıtır kenarını koparırsın sürersin üstüne çikolatanı oy oy oy oyy....

1 kilo sebzeye 1 kaşık yağ koymayı tavsiye eden zihniyet hiç pırasa yememiş mi acep ömründe??
pırasa dediğin sebze yağsız sadece sopa gibi soğanımsı uzun yeşil tatsız tuzsuz bi sebzedir..onu pırasa yapan içine koyduğun yağdır...

ayrıca o kola içmeyin diyenlere sesleniyorum...başka hangi içecek boğazına ilk gitti anda boğazını öle tatlı tatlı yakar ki????İnsanın o an zürafa olası gelmez mi yahu??

peki o pastalara,baklavalara,kurabiyelere ne demeli???? insanı mutlu eden bi şey nasıl öyle kalorili olabilir ki???iftira ediyolar gariplere... insanoğluna dünya üzerinde hiç bişeyden zevk almasın diye yapılan bi eziyetten başka bi şey değil bütün bunlar???

ve işte benim gibi düşünen birileri daha:)








Özgür dürüm manifestosu::


bu yazıdan da anlıyacağınız üzre diyetteyim:)
gerginim:)
asabiyim:)
kompleksliyim:)
ama hepinizi çookk seviyorum:)

ve kocaman öpüyorum.....

Ocak 14, 2009

p.s.

6 yorum....
Eğer yakın bi arkadaşın sana bişeyi kesinlikle yapmamanı sölüyosa inadına inadına yapmamalıymışsın...Yoksa sabahın bu saatinde böle postlar yazarmışsın...

Saatlerimiz 5:00'ı göstermekte,evdekilerde dahil bi sürü kişi derin bi uykuda oysaki ben mütemadiyen 3,5 saattir ağlıyorum...

Issız adamı izleyen herkes ben ıssızım diye gezdi ortalarda...Herkes filmde kendinden bi kesit buldu hüngür hüngür ağladı da ben bişey bulup ağlayamadım ya...İşte bu gece ıssız adamında,geçen 58 gününde,kendime çektirdikleriminde herşeyin intikamı alındı...

P.s. i love you....(not:seni seviyorum)


Aslında söylenecek öyle çok şey var ki....Kurgu ve oyunculuk çokta muhtelem değil...Ama bana bu gece yaşattığı duygu tarif edilemez...

İlk defa kendimi oyuncunun yerine koymam gerekmedi...Onun aksine o bazen ben oldu...bazen kendi...mümkün olmadığı halde bi umutla ve inatla telefonda o tuşları çeviripi telesekreter mesajını duyduğu sahnedeyse ikimizde birdik işte....

Yaptığı hatalara kızdım,aldığı derslerle mutlu oldum....Kendi adıma dersler çıkardım...

Ve bi kez daha sırf yanlız kalmamak için hataya düşmenin ne kadar yanlış olduğunu hissettim....

Ve anılın yanı sıra bi kez daha babamı özledim....

Böyle bi dönemde uyarıları dikkate alıp izlenmemeliydi belki ama belkide tam zamanıydı...

Göz pınarlarım kurudu,uyumalıyım birazcık...

Ocak 13, 2009

Homini Pufidi Tumba

4 yorum....
veeeeee bir bunalım sezonumu daha hayırlısıyla açmış bulunmaktayım:)
uzun zamandır sinyallerini veren bu ruh hali dünkü İkea gezisiyle doruk noktasına ulaşmış bulunmakta...

aslında bunalım kelimesinin en yakışmadığı insan olduğum düşünülebilir...
Çünkü tam homini de gırtlak,pufidi kandil,tumba yatak modundayım...Taşıdığım bi sorumluluk yok..İşim yok,okulum yok,çoluğum çocuğum yok,şükür ki maddi bi sıkıntım yok....
Ama kendime ait diyebileceğim bi hayatımda yok:(

Yaaaaaa kendime ait bi hayatımın olmamasını da geçtim kendime ait bi odam bile yok benim:(:(:(
24 yaşına geldim eşşek kadar oldum ama hala annemle uyuyorum....
Evi alırken abim ünv.deydi..Hesaplarımıza göre abim okuldan sonra askere gidecek dönüşte de büyük ihtimalle istanbulda kalıcak hanımhanımcık bi kız bulup evlenicekti:)

Tabi evdeki hesap çarşıya uymayınca ve arada kötü süprizlerde yaşanınca herşey farklı oldu..

Abim okuldan sonra askere gidip geldi ondan sonra postu bi serdi ki seriş o seriş...
Ben o sırada okulda olduğumdan dolayı odama kuruldu..
Döndüğümdeyse bana oda olabilecek potansiyele sahip bi yer olmadığından annemle aynı odayı paylaşmak durumunda kaldım..Zorla kendime bi gardolap almayı başarıp kendi eşyalarımı ona tıkıştırdım ama malesefki sığamıyorum..Bide dağınık bi oda sakini olduğumdan bi türlü annemle ittifak sağlayamıyoruz:)

Zaten benim şu oda konusunda bi türlü yüzüm gülmedi ki...
Küçükken oturduğumuz evde abimle odamız soğuk oluyo diye bana mutfağın yanındaki kileri oda yapmışlardı:)
Kül kedisi gibi periyi bekliyodum her gece,tabi 40 numara olan deve tabanı ayaklarıma göre ayakkabısı olan bi peri henüz masal literatürüne geçmediğinden o hayalimde suya düştü:)Tabi bide obur kişilik olan ben o oda sayesinde XL'a kadar çıkma başarısını gösterdim:)
Sonra bu eve taşındık tam rahata alışırken ünv.ye gittim ki Kütahyadaki ilk odam yine karanlık küçük odaydı..Gerçi bilinçli bi şekilde gitmiştim ve mutluydum orda da ama bi süre sonra orda yatmak yerine oturma odasındaki tahta minderin üstünde uyuduğumu farkedince ki bu da ayrı ve acıklı bi hikaye:) darbe yapıp oturma odasını sahiplendim:) Tabi buranın oturma odası olma özelliği baki kaldı..ve bi şekilde yine bişeylere çekidüzen vermek zorunda kalıyodum..Sonraki 2 sene daha rahattı ama bu seferde farklı rahatsızlıklarım vardı...falan filan diye uzayıppp gider bu oda mevzusu...Sonuçta 1 seneyi aşkın zamandır yine annemleyim işte:)

Bunun İkea'yla ne bağlantısı olduğuna dönersek:) Bi sürü şey beğenmiş olsamda bunları alıp yerşeltirebileceğim 1 metrekarelik bi alana bile sahip değilim ki:(
Her ne kadar bizim evimiz olsada bu evin asıl koordinatörü annem,bu evde onun kuralları geçer..
Kararlar ortak alınmış bile aslında onun isteği doğrultusunda ilerler..
Ama tabi artık yaş kemale erince istekler değişiyo...Kendi odam,kendi masam,kendi koltuğum,kendi televizyonum;daha doğrusu kendi evim olsun istiyorum artık..Başımı soktuğumda huzur içinde olmak istiyorum...Düzenime ve en önemlisi düzensizliğime kimse karışmasın istiyorum..
Çok şey istiyorum biliyorum ama en azından böle çok sıkıldığımda kaçabileceğim bi sığınağım olsun istiyorum..Bu öle çok şey sayılmaz di mii:))

Tabi sadece evle bitmiyo hayatımın her alanına müdehale söz konusu:(
Bu gün spor'a başladım mesela..
Annem kendi gittiği spor salonuna benide kayıt ettirmiş...Tamam çok iyi bişey yapmış olabilir,ki zaten aklımda olan bi şeydi ama bana sormadan yapmış olmasına bozuldum birazcık..
Geçen gün eve geldi ve Müge'cim pazartesi 11:00'de spora başlıyosun dedi...Hönk diye kaldım tabi ama elden gelen bişey yok,mecburen başladık:)

Kadının korkusundan aldığım herşeyi bi yere tıkar oldum...Hala ıssız adamı izledikten sonra aldığım tshirtü göstemedim mesela:) Geçen gün Zara'dan gözlük aldım..Çok gereksizdi belki ama çok ucuzlamıştı benimde siyah çerçeveli gözlüğüm yoktu dayanamadım aldım:) ama onuda dolabımın en ücra köşesine sakladım..Garibim zaten 1 tane küçücük dolabım var neresine ne soktum unutuyorum bazen ama bi gün patlıcak onu biliyorum...Annemse hala o koskoca gömme gardolaba sığamayıp giymediklerini benim dolabıma tıkıştırma peşinde...Dolabın en alt rafınıda koskoca bi hurç ve içindeki seccadeler kaplıyo...

Sanırım benim asıl ideolojik sorunum annemle yaşamak:)
Zormuş azizim...Özgürlüğünü bi kez elde ettikten sonra birilerinin eline teslim edemiyomuşsun..

Annemin ingiltereye gitmemem için sarfettiği yeni ikna sözleride şunlardı ki bu apayrı bi post konusu:

-" o kadar parayı oraya harcıcağına gel biz sana araba alalım;tamam işsizlik var ama napçan ingiltereyi,kursa devam edersin,çocuklara ders verirsin idare edersin kriz bitene kadar;evlenince kocan götürür seni ingilterelere merak etme sen..."

A dostlar var mı bildiğiniz evlenince karısını ingilterelere,amerikalara götürebilecek potansiyeldeki erkekler??? ben bi tek desti izdivaca katılan amcalardan hacca götürcem diyenine denk geldim:) onun dışında pek rastlamadım valla:)

bu arada bu ingiltere işi yılan hikayesine dönmeye başladı da hadi hayırlısı tez zamanda kesinleşicek bakalım bişeyler....

Ocak 09, 2009

Biri bana açıklayabilir mi????*

4 yorum....
Benim kafam çok karıştı....

Bu ergenekon ne,
niye sürekli birilerini göz altına alıyolar,
niye hepsine terörist muamelesi yapılıyo,
susurlukla ilişkisi ne,
derin devlet ne,
Ankara niye delik teşik ediliyo,
İsrail Gazze'ye niye saldırıyo,
o kadar masum insan niye ölüyo,
bu ekonomik kriz nerden çıktı,
niye hergün birileri işten çıkartılma korkusuyla yaşıyo,
işten çıkanlar bu kışta kıyamette ne olucak şimdi???
vs vs vs...

Öfff benim beynim bunları algılamaya yetmiyo ki artık yaa :(:(:(:(:(

Ocak 03, 2009

@ istanblue

1 yorum....
2009'a hoşgeldin yazısı yazmamaya kararlıydım aslında...Ama bi türlü nasıl giriş yapıcağımı bulamadım....Konuya burdan bi dalayım nasıl olsa elbet bi yerden çıkarım dedim:)

Bu yıl bana uğur getirmediğine inandığım şeylerden uzak durdum...
Hiç bi temennide bulunmadım,
yeni kararlar almadım,
bu yıl bize kesin şanslı gelicek gibi düşüncelere girmedim...
Kırmızı don giymedim.....
Seneye görüşürüz esprisini yapmadım...
Yani normal bi akşammış gibi gayet normal geçirdim her bişeyi...
Ananemin karşısında şarap içmek çok normal olmadı tabi:) Ama annem saolsun onunda yolunu bulup anne kan yapıyo şifa niyetine içiyoruz,sanada doldurayım bi kadeh için ısınsın gibi söylemlerle ananemin kötü bakışlarını üzerimizden çekmeyi başardı...

Ve bu yıl diğerlerinden farklı başladı..
Yass'ın beni acaip mutlu eden hediyesini alarak başladım ki bu iyi bi gelişme sanırsam yeni yıl için...Kargocu abi gelince bi an şaşırdım,imzamı atıp paketi elime alıp kimden geldiğini görünce bi duygu seli yaşadım...Böle bi mutluluğa gark oldum garip oldum...Çok çok çok mutlu oldum.....
Gerçi teşekkür kısmında ufacıcıcıcıcıcıcıcıcıcıcıcık bi karışıklık çıksada:)2009'a güzel başlama sebebim olduğundan mütevellit siz okuyucalarım önünde kensinine bir kez daha teşekkür etmek istiyorum:)

İlk sabahda çantamı toplayıp soluğu İstanbulda aldım..
2 gündür Öz'leyiz..
Bizim garip bi ilişkimiz var ya..
Ne zaman bir araya gelsek garip şeyler yapma konusunda mutlak bi istek oluşuyo içimizde...
Bi kısmı gerçekleşiyo,bi kısmı elimizde olmayan sebeplerden olamıyo ama mutlaka bi şeyler buluyoruz:)
Seviyorum onunla olmayı yahu....Özellikle de birbirimizi cesaretlendirme konusundaki takdire şayan çabamızı seviyorum:)

Tabi benim herşeyim olaylı olduğu için buraya gelişimde tabiki oldu...
Sülalenin yarısı burda yaşadığından mutlaka her gelişimde içimde garip bi sıkıntı oluyo..
Herkese haber verebilecek,herkesle görüşebilecek kadar çok zamanım olmadığı içinde gelişlerimi genelde pek kimseye haber vermeden gerçekleştirmek durumda kalıyorum..
Ama illaki bi şekilde birilerinin haberi oluyo ve ufak çaplı bi burnumdan getirme olayı yaşanıyo...
Bu sefer aslında en haber verilmesi gereken kişiye yani kuzenime haber vermediğimden dün akşam onun gerginliğiyle geçti birazcık..
Tam olarak nasıl öğrendiğini henüz bilmiyorum ama bi şekilde öğrenip güzelce ağzımın payını verdi saolsun:)
Bu gün gönlünü almak konusunda ufak çaplı bi operasyon yapıcam ki umarım başarılı olurum..Yaaa işin kötüsü hani bi şeye sinirlenince uzuuuunn süre bunu dile getiren kişiler vardır ya öle bi kuzenim var benim yaaa:(( Neyse beterin beteri var,buna da şükür...

Bu da öle bi yazı işte...
Hala herkes uyuyo...Ki zaten normal olanda bu saatte uyunması....
Saatin 7:30unda uyanmak tatil sabahı için çok normal bi hadise değil..
Ki gece 4te yarım şişe şarabın ardından uykuya dalmış biri olarak benim 12den erken uyanmam lazımdı ama hiç bişeyimin normal olmaması gibi bunda da bi anormallik var haliyle:)

Neyse şimdilik bu kadar....
Büyüklerin ellerinden,küçüklerin gözlerinden hasretlen öperim..